Şimdi, Youtube'da, İranlı bir akademisyeni dinliyorum. Türkiye'yi de, "kibarca" eleştiriyor. Hakkıdır.
Daha sonra geliyor, dönüyor, gururlu bir şekilde, "Filistin'i, sadece İran Suriye Yemen Hizbullah savundu" diyor ve sonrasında gururla "Bunlar devlet ve örgüt karışımıdır ve bu bizim 'Direniş Ekseni' dediğimiz yapıdır" diyor.
Kendince haklı sebepleri var.
Lakin, bir de, işlerin "temeline" insek?
Uluslararası İlişkiler ile, ilgiliyseniz, aslında, sadece "2 temel eser", 2. Dünya Savaşı Sonrası Global Politikaların tamamını anlamanıza yeter:
1. George Kennan'ın "Long Telegram"ı(1948 idi sanırım)
2. Zbigniev Brzezinsky'nin "The Grand Chessboard"u
Bunların yanısıra Huntington'ın "Medeniyetler Çatışması" ve bir ölçüde "Who We Are?" isimli eserleri de sayılabilir. Ama bence Fukuyama bu listeye girmez. Zira, bu listedeki eserlerin tümü, adeta birer "kehanet" kitabı gibidir.
Tümünde, hele Brzezinsky'nin "The Grand Chessboard"unda, bu olgu son derece açık ve detaylıdır; ABD'nin ve oyuncağı NATO'nun yapması gerekenler; yani bugüne yaşadıklarımız ve yaşamakta olduklarımız açık açık yazılmıştır! Okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Tam lafzı aklımda değil. Fakat pek çok ülkenin "akibetini" tek tek sayan Brzezinsky, İran hakkında, "Öyle görünmese de İran Amerikan çıkarlarına dolaylı olarak hizmet etmektedir" gibi bir laf kullanıp çok kısa geçiyordu!
Temellere inmek önemli! Sorgulayalım: İran nasıl oluyor da ABD çıkarlarına hizmet ediyor?
Ancak bunu bilirsek, Irak'ı "basit" bir iki yalan üzerinden işgal ve tarumar eden ABD'nin, Irak Anayasası'nı, "aynen" Fransızların Lübnan'da yaptığı gibi, "kontrolü İran'a teslim edecek şekilde hazırlamasını" anlarız. Tesadüf mü?
"Büyük Şeytan" sloganlarını rejiminin temeline koyan bir ülke ve "düşmanı olduğunu iddia ettiği" Batı'nın en güçlü 2 ülkesi ve iki büyük hediye!
Yani, temele inersek, Ortadoğu'nun bugünki parçalanmışlığı ve sefaleti, "Fransa ve ABD"nin parçaladığı;İran'ın ise parçalı halde tutup düzgün devlet kurulmasına izin vermediği 'failed state'ler sebebiyledir.
Ortada tam bir işbölümü var: Biri parçalıyor,diğeri öyle kalmasını sağlıyor. İsrail de mayın eşeği.Dayak yiyecek!
Bugün,"ABD ve NATO içinden bir el", "Ortadoğu'da(ve bence tüm dünyada da) Hizbullah ve hatta Hamas gibi devlet dışı aktörlerin artık yerinin olmayacağına karar verdi. Bunların bazıları kendilerini doğru düzgün hesap verebilir ve hukuki dayanağı olan devlet yapıları içinde eritecek bazıları tamamen yok edilecek.
İran yıllardan beri ilk defa "kaybeden" olmaya aday. Kaybeden olmasından dolayı kendini "Filistinlileri savunan tek aktör" gibi gösterme propagandasını köpürtüyor. Fakat nafile: "Gerçekleştiremediğin" O "Kudüs'ü kurtarmak hayalin" için Ortadoğu'da Afrika da ne kanlar döktün? Kaç milyon halkın bölünmüş ve düzgün bir devleti olmadan yaşamasının sebebi oldun? Tüm o yapıların İsrail'e ne yapabildi?
İran'ın parçalanması Türkiye'nin işine gelir mi? Sanmam.
Fakat akıllanması şart

Bu yazımı okuduktan sonra, bizim Türk Dışişleri'nin, tüm dünyada ve özellikle Afrika'da, yaptığı tüm "Resmi açıklamalarda" , "Meşru/hukuki devlet yapılarının güçlendirilmesi" vurgusuna dikkat edin!
Dikkat etmediyseniz, bir bakın Internet'de, özellikle Afrika'da girdiğimiz tüm işbirliklerinde, bu ifadenin tüm basın bültenleri ve resmi açıklamalarda yer aldığını göreceksiniz!
Anlayana çok şey anlatır.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Visual proofs of Hohha Dynamic XOR Encryption Algorithm